Ekonomik Nedenlerle Boşanma Davası

Ekonomik Nedenlerle Boşanma Davası; 6284 sayılı Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun 2,(1),d hükmüne göre Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış ‘’şiddet’’ olarak tanımlanmıştır.

Bu yazımızda yerleşik Yargıtay uygulamaları dikkate alınarak evlilik birliği içerisinde meydana gelen ekonomik sebeplerden kaynaklı tartışmaların veya sorunların evlilik birliğinin sarsılmasına neden oluşu ve hangi davranışların bu kapsamda değerlendirebileceği, boşanma davasına konu edilebilmesini anlatmaya çalışacağız.

Yargıtay ekonomik nedenlerle meydana gelen sorunların ‘’ekonomik şiddet’’ olarak değerlendirilmesin de en önemli kriter olarak eşin sadakat yükümlülüğüne aykırı olarak ekonomik anlamda şiddete varan davranışlar içerisine girmesi ve bu davranışların ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte olması gerekmektedir.

Bu kapsamda eşin borçlanma, çalışma, ortak konut, evlilik birliğinin yönetilmesi konusunda ekonomik şiddete ulaşan davranışlar içerisine girmesi boşanma davası sebebi olacaktır.

‘’davalı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği, borçlarını ödemeyerek eşini alacaklılarla karşı karşıya bıraktığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1)karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2010/8663 K. 2011/9308)

‘’davalı erkeğin mahkemece de sabit kabul edilen kusurlu davranışlarının yanında, ayrıca borçlarını ödemeyerek eşini alacaklılarla karşı karşıya bıraktığı, müşterek çocuğun hastalığı ile ilgilenmediği ve “Beni ilgilendirmez” dediği anlaşılmaktadır. Davalının gerçekleşen bu söz ve davranışları, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturur ve manevi tazminatı gerektirir. Öyleyse davacı yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi uyarınca uygun miktarda manevi tazminat takdir ve tayini gerekir’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2014/26370 K. 2015/11773)

‘’Davalının birlik görevlerini ihmal ettiği, sürekli borçlandığı ve eve haciz gelmesine sebep olduğu toplanan delillerle gerçekleşmiştir. Davalı erkeğin borçlarını ödemeyerek ortak eve haciz gelmesine sebep olmasına ilişkin kusurlu davranışı davacının kişilik değerlerine saldırı niteliğinde olup, manevi tazminatı gerektirir. Davalı boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğuna göre, davacı yararına uygun miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekir… ‘’ (Yargıtay 2. HD., E. 2017/1589 K. 2019/911)

“…Davalı erkeğin ilgisiz, sorumsuz davrandığı, uzun yıllardır kumar alışkanlığının olduğu, gemi makinisti olması dolayısıyla aylarca evden uzakta kaldığı, eve geldiği zamanlarda ise vaktinin çoğunu kahvehanede kumar oynayarak geçirdiği, çocuklarla manevi olarak ilgilenmediği..” gerekçesiyle boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına kadın yararına manevi tazminata karar verilmiş… ‘’ ‘’Yargıtay 2. HD., E. 2019/7677 K. 2019/12230)

‘’davalı kocanın aşırı alkol alarak at yarışları oynayıp borçlandığı, borçlarını eşine ödetmek istediği, ödemeyince ona hakaret ederek evden kovduğu, davalı kocanın gerçekleşen bu kusurlarının davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2013/8372 K. 2013/21606)

‘’ davacı-davalı kocanın sürekli bahis oyunları oynayarak çevreye borçlandığı, izinlerde kendi ailesinin yanına gitmek suretiyle eşini ihmal ettiği, davalı-davacı kadının ise güven sarsıcı davranışlarda bulunup, eşinin hastalığı ile ilgilenmediği, birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve boşanmaya neden olan olaylarda her iki taraf kusurlu olmakla birlikte, davalı-davacı kadının daha fazla kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece tarafların eşit kusurlu kabul edilmeleri isabetli değilse de evlilik birliğinin devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamıştır.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2014/463 K. 2014/11167)

“davalının, eşinden habersiz sürekli tanıdıklarından borç para aldığı, aşırı borçlanarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, bu şekilde taraflar arasında davalının kusurlu davranışlarından kaynaklanan geçimsizlik bulunduğu” sabit kabul edilerek, koca davasında haklı bulunmuş ve tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2013/20742 K. 2014/3213)

‘’Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalının çalışmadığı ve evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmekten sürekli olarak kaçındığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2011/20999 K. 2012/14998)

‘’Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalan, babasının davalı kadını zorla köye çalışmaya götürmesine rıza gösteren ve birlik görevlerini yerine getirmeyen koca boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurludur.‘’ (Yargıtay 2. HD., E. 2013/21029 K. 2014/3267)

‘’Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmaya karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davacı-karşı davalı kocanın bağımsız konut temin etmeyerek eşine birden fazla şiddet uygulayıp, tehdit ettiği, eşlerden birinin “işinin türü” kural olarak tek başına boşanma sebebi oluşturması mümkün değil ise de; davalı-davacı kadının evlilik yaşamı ile bağdaşmayan şekilde eşinin karşı çıkmasına rağmen gazinolarda konsomatris olarak çalıştığı ve bu sebeple evlilik birliğinin huzur ve yararının bozulduğunun davacı koca tarafından kanıtlandığı anlaşılmaktadır (TMK.md.192). Gerçekleşen bu durum karşısında davacı-karşı davalı kocanın, davalı-karşı davacı kadına göre daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2013/4708 K. 2013/8647)

‘’davacının güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, eşine hakaret ettiği, eşinin ailesine karşı saldırgan davrandığı; davalının da bağımsız ev temin etmediği, annesinin eşine müdahalesine ve hakaretine sessiz kaldığı, ailesiyle görüşmesini kısıtladığı, üzerine kapıyı kilitlediği anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2013/22222 K. 2014/5554)

İlginizi Çekebilir; Duygusal / Psikolojik Şiddet Nedeniyle Boşanma Davası

‘’davacı-karşı davalı erkeğin sürekli olarak eşinden maaşını istemek suretiyle eşine ekonomik şiddet uyguladığı, ailesinin eşine müdahalesine ve hakaret etmesine sessiz kaldığı, eşinden habersiz ev eşyalarını taşıyarak birlikte yaşamaktan kaçındığı, eşini sürekli aşağıladığı, eşinin hamileliğiyle ilgilenmediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin davalı-karşı davacı kadına göre ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2016/25325 K. 2018/12525)

‘’davacı eşin müşterek eve bakmadığı, davalıyı toplum içerisinde rencide eden söz ve davranışlarda bulunduğu, böylece davacı eşin evlilik birliğini sarsan olaylarda ağır kusurlu bulunduğu gerekçesiyle reddedilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı kadının da birlik görevlerini yerine getirmemek üzere evden ayrıldığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2016/21107 K. 2017/1019 T. 6.2.2017)

‘’tarafların Antalya’da bağımsız müşterek konutları olduğu halde davalı erkeğin, eşini Korkutelin’de kendi ailesinin yanında oturmaya zorlayarak birlikte yaşamaktan kaçındığı, eşine karşı ilgisiz davrandığı ,boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek tamamen kusurlu olup, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurlu bir davranışının bulunmadığı anlaşılmaktadır.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2014/18774 K. 2015/8643)

‘’davalı kadının ise hastalığı sırasında kocası ile ilgilenmediği, eşinden habersiz taşınmazını satarak mali konularda güven sarsıcı davranışlar içerisine girdiği ve birlikte yaşamaktan kaçındığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2011/12843 K. 2012/22440 T. 25.9.2012)

‘’Davalının, sürekli olarak tavır ve davranışlarıyla eşini kontrol altında tuttuğu, alışveriş merkezinde dahi kolundan tutup çekiştirdiği, eşinin kredi ve maaş kartına el koyduğu, davacının, kocasının bu davranışları yüzünden günlük yaşamında huzursuzluk ve sürekli tedirginlik içinde olduğu yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Davalının açıklanan tutum ve davranışı, ortak hayatı davacı için çekilmez hale getirir. Bu sebeple davacı, boşanma davası açmakta haklıdır.’’ (Yargıtay 2. HD., E. 2012/9504 K. 2013/9502)

Yukarıda açıkladığımız üzere şiddet adı altında anılabilecek durum ve koşulların değerlendirilmesi ile açılacak boşanma davasına konu olup olmayacağı ortaya çıkacaktır bu sebeple uzman boşanma avukatı ile iletişime geçilip boşanma dava dilekçesi ve boşanma süreci hakkında bilgi alınması gerekmektedir.

Boşanma davaları hukuki ve teknik altyapı gerektiren burada açıklamaya çalıştığımız hususlar dışında da içerikler ihtiva eden kendine ait özellikleri bir dava türüdür. İnternet ortamında sunulmuş boşanma davası dilekçesi veya boşanma davası nasıl açılır avukatsız veya arzuhalcilere boşanma dilekçesi yazdırılması durumunda, geri dönüşü olmayan telafisi güç zararlar ortaya çıkmaktadır.

Avukatlık büromuz bünyesinde çalışan en iyi aile hukuku avukatları ile boşanma avukatı konusunda sıkıntı çekmeden boşanma davası ve boşanma süreci sorunsuz şekilde yürütülebilir. Bunun için dava açılmadan önce aile avukatı danışma ücretini ödeyerek uzman boşanma avukatı ile görüşmek için randevu almanız gerekmektedir.

Sıkça Sorulan Sorular

  1. Borçlar yüzünden boşanma mümkün müdür?

Yukarıda detaylıca izah ettiğimiz üzere eşinin aşırı borçlanması, hakkında takip yapılması , eve haciz gelmesine sebebiyet vermesi durumlarında diğer eşin borçlar yüzünden boşanma davası açma hakkı vardır.

  1. Kumar borcu boşanma sebebi midir ?

Eşin kumar oynaması ve kumar borcu boşanma sebebidir zira bu tür davranışlar ekonomik güveni sarsıcı davranışlardandır.

  1. Eve haciz gelmesi boşanma sebebi midir ?

Eşin borçlanması ve borçlarını ödememesi nedeniyle eve haciz gelmesi boşanma sebebidir.

  1. Evin geçimini sağlayamayan koca , işsizlik nedeniyle boşanma, eşin çalışmaması boşanma sebebi olarak kabul edilir mi ?

Yukarıdaki Yargıtay kararlarından da açıkça anlaşılacağı üzere evin geçimini sağlamayan kocaya boşanma davası açılabilir. Diğer taraftan haklı bir nedene dayanmayan işsizlik nedeniyle boşanma davası açılabilir. Eşin çalışmaması önemli bir boşanma sebebidir. Boşanma davasının sizin lehinize sonuçlanması uzman bir kişiden profesyonel yardım almalısınız. Bu sebeple işinin uzmanı bir avukatla iş birliği yapmak için Fatih Boşanma Avukatı mızla iletişime geçebilirsiniz.

Borçlar yüzünden boşanma mümkün müdür?


Yukarıda detaylıca izah ettiğimiz üzere eşinin aşırı borçlanması, hakkında takip yapılması , eve haciz gelmesine sebebiyet vermesi durumlarında diğer eşin borçlar yüzünden boşanma davası açma hakkı vardır.

Kumar borcu boşanma sebebi midir ?


Eşin kumar oynaması ve kumar borcu boşanma sebebidir zira bu tür davranışlar ekonomik güveni sarsıcı davranışlardandır.

Eve haciz gelmesi boşanma sebebi midir ?


Eşin borçlanması ve borçlarını ödememesi nedeniyle eve haciz gelmesi boşanma sebebidir.

Bir yanıt yazın

Privacy Settings
We use cookies to enhance your experience while using our website. If you are using our Services via a browser you can restrict, block or remove cookies through your web browser settings. We also use content and scripts from third parties that may use tracking technologies. You can selectively provide your consent below to allow such third party embeds. For complete information about the cookies we use, data we collect and how we process them, please check our Privacy Policy
Youtube
Consent to display content from - Youtube
Vimeo
Consent to display content from - Vimeo
Google Maps
Consent to display content from - Google
Spotify
Consent to display content from - Spotify
Sound Cloud
Consent to display content from - Sound
Bİze ulaşın
Avukata sor...
Merhaba
Avukatlık büromuzla iletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz. Nasıl yardımcı olabiliriz?